Dijital çağın sunduğu sınırsız bilgi akışı, paradoksal bir durum yaratmıştır. Daha fazla bilgiye erişimimiz varken, güvenilir bilgiye ulaşmak ve gerçeği anlamak giderek zorlaşmaktadır. Gündem, artık sadece haber bültenleri ve gazete manşetleriyle değil, sosyal medya algoritmaları, kişiselleştirilmiş reklamcılık ve manipülatif propaganda kampanyalarıyla şekillendirilmektedir. Bu karmaşık ve dinamik ortamda, gündemi anlamak ve kendimizi yanlış bilgilendirilmekten korumak için kritik düşünme becerilerimizi ve medya okuryazarlığımızı geliştirmemiz şarttır.
Gündemin şekillenmesinde büyük rol oynayan medya kuruluşları, haberleri seçme, sunma ve yorumlama şekilleriyle büyük bir güce sahiptir. Bazı medya kuruluşları açıkça taraflı olurken, diğerleri tarafsız görünme çabası gösterse de, belirli bir bakış açısını güçlendiren haber seçimi ve sunum teknikleri kullanabilir. Örneğin, belirli bir konu hakkında sadece olumsuz haberler yaparak, o konuya ilişkin olumlu gelişmeleri göz ardı edebilirler. Benzer şekilde, haberin başlığının ve görselinin, haberin içeriğinden bağımsız olarak, okuyucunun algısını etkilediği de göz ardı edilmemelidir.
Sosyal medyanın gündem üzerindeki etkisi ise tartışılmaz bir gerçektir. Algoritmalar tarafından şekillendirilen haber akışları, kullanıcıların yalnızca kendi ilgi alanlarına ve inançlarına uyumlu içerikleri görmelerine neden olur. Bu “filter bubble” (filtre kabarcığı) etkisi, dünyaya tek taraflı ve sınırlı bir bakış açısıyla bakmamıza sebep olur ve farklı görüşleri anlamamızı zorlaştırır. Dahası, sosyal medya platformları dezenformasyon ve yanlış bilgilerin yayılması için ideal bir ortam sağlamaktadır. Virale giden sahte haberler, hızlıca yayılır ve gerçek haberlerden ayırt edilmesi zorlaşır.
Bu karmaşık gündem ortamında, gerçeği bulmanın anahtarı, kritik düşünme yeteneğimizi geliştirmektir. Haberleri eleştirel bir bakış açısıyla değerlendirmeli, haber kaynağının güvenilirliğini sorgulamalı ve farklı kaynaklardan gelen bilgileri karşılaştırmalıyız. Bir haberin tarafsız olup olmadığını anlamak için, haberin dilini, kullanılan görselleri ve haberin hangi açıdan ele alındığını dikkatlice incelemeliyiz. Ayrıca, haberin arka planını araştırmak ve farklı bakış açılarını dikkate almak da önemlidir.
Medya okuryazarlığı, bu süreçte hayati bir rol oynar. Medya okuryazarlığı, medyayı üreten, dağıtan ve tüketen süreçleri anlama ve medyanın nasıl mesajlar ilettiğini ve etkilediğini değerlendirme yeteneğidir. Medya okuryazarlığı, sadece haberleri eleştirel olarak değerlendirmeyi değil, aynı zamanda medyanın farklı türlerini ve özelliklerini anlamamızı, medyanın gücünü ve sınırlamalarını bilmemizi ve medyayı etkili ve sorumlu bir şekilde kullanmamızı da gerektirir.
Sonuç olarak, bilgi çağında gündemin kontrolü, bireysel sorumluluğumuzdur. Kendimizi yanlış bilgilendirilmekten korumak ve gerçeklere ulaşmak için, kritik düşünme becerilerimizi ve medya okuryazarlığımızı sürekli geliştirmemiz gerekmektedir. Farklı kaynaklardan gelen bilgileri karşılaştırarak, haberlerin arkasındaki amaçları sorgulayarak ve kendi düşüncelerimizi eleştirel olarak değerlendirerek, daha doğru ve eksiksiz bir gündem anlayışı geliştirebiliriz. Bu şekilde, manipülatif propagandanın etkisinden kurtulabilmek ve kendi görüşlerimizi bilinçli bir şekilde oluşturabilmek mümkündür. Gündemi kontrol etmek, kendi zihnimizi kontrol etmeyi gerektirir.
